Sıcak iklimde yetiştirilebilen sebze çeşitlerinden biri de patlıcan sebzesidir. Patlıcanın en çok yetiştirildiği ülkeler arasında bulunan Türkiye ile birlikte Çin, Mısır ve Hindistan gibi ülkeler kategorisinde yer almaktadır. Tek yıllık yetiştirilen sebzeler arasında yer alan patlıcan, Türkiye'de her yıl 816 bin tonluk üretime sahip bir genişliğe sahiptir. Açık alan ve sera olarak yetiştirilen patlıcan, Ülkemizde patlıcan yetiştirme noktasında birçok istatistik bulunmaktadır. Tek ürün dönemine yoğunlaşmış olsa da ilkbahar ve sonbahar da dahil olmak üzere yetiştirme dönemleri üç farklı kategoriye ayrılır.
Güçlü yapısı sayesinde ortalama 60 cm ile 120 cm boyundadır. Bu boylarda patlıcan bitkisinde kök sistemi güçlü olup botanik özelliklerinden biri olan yapraklarının büyük olması da önemli detaylardan biridir. Bir boğum içinde 2 - 4 arasında çiçek tomurcuğu bulunan patlıcan bitkilerinde meyve rengi doğrudan parlak koyu mor, yeşil, beyaz, çizgili ya da sarımsı olmaktadır. Türkiye'de en çok yetiştirilen renk ve modeller ise siyah renkli ya da uzun silindirik tipte meyveleri olan patlıcan olarak bilinir.
Patlıcanlar genelde 25 - 30C derecede büyür ve gelişirler. Gece sıcaklığı ise en düşük 16 C'nin altına düşmemesine özen gösterilmelidir. Bu sayede toprak sıcaklığı da korunmuş olur. Bu durumda da düşük ışık şiddeti nedeniyle patlıcanlarda çiçek tozu canlılığı azalabilir ve meyve tutumuna verimlilik azalabilir.
Organik maddenin zengin olduğu toprakta, patlıcanlar uygun tekniklerle yetiştirildiği takdirde en iyi verimliliği sağlar. Toprak isteği patlıcan yetiştirmek isteyenler için PH derecesi 6-7 arasında olması başarılı sonuçları elde etmek için yeterli olabilir. Verimli kumlu tınlı topraklarda tercih edilirse, verim daha da artabilir. pH değeri, topraktaki verimliliği arttıran veya azaltan bir nokta olması nedeniyle dikkat edilmelidir. Bu PH derecesinde düşüklük, verimliliği azaltacağı gibi düşük verim sebebiyle az meyve verme ihtimalini de beraberinde getirebilir. Eğer erkenci verim isteniyorsa bunun için kumlu tınlı topraklar tercih edilerek görev görmesi beklenir.
Birçok yönden Türkiye'de çeşitli patlıcanlar yetiştirilir. Günümüzde patlıcan çeşitliliği olarak aranan özelliğe göre farklılık gözlenir. Genelde sera üretimi yapılacaksa hibrit çeşitleri tercih edilir. Bununla beraber koyu renkli meyve veren çeşitlerde tercih edilir. Tip olarak uzun ve silindirik meyveler en çok tercih edilen patlıcanlar olsa da, oval tipte patlıcan çeşitleri de son yıllarda ön planda olanlardandır. Çeşitlerde seçim yapılırken en çok çabuk dallanan, düşük sıcaklarda meyve veren ve erkencilik adı verilen hasatı hızlı yapılan patlıcan çeşitleri seçilir.
Bir başka açıdan renk de patlıcanlarda önemli bir detay olup, kaliteli ve pahalı fiyatta satılması için rengin de önemli olduğu unutulmamalıdır. Bunlarla beraber hasat dönemi geldiğinde de meyvelerde acıma olmamalı, meyve içinde tohum teşekkül etmemesi istenir. Meyve eti liflenmemiş şekilde hasat için uygunluk aranır. Patlıcanlar, toprak kökenli hastalıklara karşı dayanıklılığı zayıftır. Hem zararlılara hem de toprak kökenli hastalara dayanıklılık bulunmadığı için anaç kullanım son yıllarda yaygınlaşmıştır. Bunlarla beraber anaç kalem uyuşmasına dikkat edilerek uygun topraklarda yetiştirme yapılması beklenir.
Patlıcan ekimi konusunda tohumlarla ilgili patlıcan tohumları en iyi şekilde seçilmesi, gereken durumlar olarak da tohum ekimi yapılırken sıcak yastıklara ekilmesi gerekmektedir. Bu aşamalarla beraber tohum ekimi tamamlanmış olur ve fideler dikim süreçlerine girilir.
Patlıcan yetiştiriciliği konusunda en yaygın fide kullanımı bulunur. İyi gelişmiş kök sistemleriyle beraber sağlıklı olan fideler için büyüklük önemlidir. Birçok üretici kendi fidesini yetiştirse de günümüzde hazır da alabilirsiniz. Sıcaklık konusunda gereken önlemlerin önceden alınmasına özen gösterilmesi gerekir. Bunlarla beraber erken ekim yapılmamasına dikkat edilerek, ani sıcaklık konularında meyve çürümesini de önlemiş olabilirsiniz.
Hangi toprağı kullanacağınıza dair su tutma kapasitesine göre seçim yapabilirsiniz. Havalanma özelliği konusunda gelişim kazanmış topraklar tercih edilebilir. Fidelerin iyi gelişmesiyle beraber doğru hava koşullarında en iyi biçimde amaca uygun dikim yeri hazırlığı yapabilirsiniz. Eğer toprak tipi, drenajı bozuksa ve ağır bünyeli ise bu topraklarda ürün geç ürer ve topraktan gelecek hastalıklarda oldukça çoğalır.
Toprak seçimlerinde, patlıcan dikilecek toprakta daha önceleri biber, patates ya da domates gibi aynı aileye ait sebzelerden biri yetişmesine önem vermelisiniz. Bununla beraber önceki dönemden kalan bitki artıklarının da en iyi şekilde temizlenmiş olmasına dikkat etmelisiniz.
Eğer sera yetiştiriciliği yapılacaksa; toprak dezenfektasyonu yaparak toprakta hastalık ya da zararlı otların olmasını önleyebilirsiniz. Bununla beraber sera çevresinde su birikintileri, sera içine girişi önlemek adına sera çevresinde gereken drenaj sistemini kurmalısınız. Sera içindeki toprağa aşırı gübreleme nedeniyle toprağın sahip olduğu biriken tuzu uzaklaştırmayı yapmalısınız. Ve tabi ki toprağı belli dönemlerde 30 - 40 cm kadar derine kazarak, sert ge geçimsiz olan tabakanın yok olmasını da sağlamalısınız.
Dikime hazır olan patlıcan fideleriniz 3-4 gerçek yapraklı olmalıdır. Bu yapraklar hastalıksız ve tam zamanında fideye hazır olduğunu yaprakların sağlam yapılarda olmasıyla anlayabilirsiniz. Fideleri dikmeden önce, ortalama 12 saat öncesinde sulamalısınız. Dikim hava şartlarına uygun şekilde yapılmalıdır. Eğer hava yaz mevsimi ise, serin olan günlerde veya hava şartlarında dikim yapmalısınız. Sıcak günler için genelde öğleden sonra tercih edilir. Dikim yapılmadan önce toprak, 5 gün sonrasında ortalama 6-9 güne kadar sulanmış olmalıdır.
Gölgelik ile toprağa gelen güneşin kuvvetini azaltarak bitkilerin de dikim stresine dair azaltma işlemini önceden tamamlamış olursunuz. Sık dikim yerine doğru hava akımını engellemeyecek şekilde dikim yapılmalıdır. Aksi durumda fideler büyümeye başladıklarında bitkilerin zarar görerek dalların kırılması durumlarıyla karşılaşabilirsiniz.
Dikim için açılan çukura doğrudan bitkinin kök boğazı toprak seviyesinde kalacak biçimde tamamlanır. Dikim yapıldıktan sonra toprak hafif bastırılarak sıkıştırılıp doğrudan can suyu verilir.
Patlıcan bitkisinde sulamalar en önemli konulardan biridir. Düzenli yapılmayan sulamalarda patlıcan fidelerinin meyve vermesi verimliliği gecikir ve yavaşlar. Verim zayıflar ve meyvelerin tadı da acımsı olarak sonuçlanır. Ortalama 90 cm kadar uzayabilen patlıcan kökleri, toprağın en az 45 cm derinliği sulanması gerekmektedir. Toprak yapısına göre su miktarı değişir. Kumlu topraklar, killi topraklardan daha sıklıkla sulanması istenir. Sulama zamanı da çok önemlidir. Sulama işlemleri sabah saatlerinde olması meyvelerin verimliliği açısından önemlidir. Gündüz saatlerindeki sulamadan kaçınmalıdır.
Gübre niteliği ile yeterli gübre uygulaması, üretim noktasında en önemli adımlardan biridir. Toprak analizi ne kadar iyi yapılırsa, gübre miktarı ayarlamasını da en iyi şekilde yapabilirsiniz. Toprağa organik madde olarak ilave edilmesiyle beraber kimyasal gübrelerin artırımı sayesinde en uygun koşul toprakta sağlanabilir. Toprakta bakır, çinko ve manganez uygulaması ile bitkilerde çiçeklenme ile meyve tutumu konusunda etkisi fazla olduğu için toprak yapısına göre uygulanması beklenir ve istenir. Bu işlemler dışında ise gereksiz olarak azotlu gübre fazlaca verilmemsi gerekmektedir.
Dikim yapıldıktan sonra toprak yüzeyinde kaymak tabası adı verilen bir tabaka oluşmaya başlar. Bitkilerde kök sistemi rahat gelişim kazandırmak için bu tabakanın oluştuğu an itibariyle bozulması istenmektedir. Bunun için de çapalama uygulamasına geçilir. Çapalama ile beraber sadece topraktaki kaymak tabakası değil yabani onların da çıkartılması işlemleri sağlanır.
Çapalama kadar malçlama da önemlidir. Patlıcanda malç kullanımı önemi, toprakta sulama aralığında toprak neminin tam düz kalmasını sağlamak ve yabancı ot kontrolü yapmaktır. Bu sayede ilk meyveler temiz olmasını sağladığınız gibi üst aksamının toprakla temasını ve de hastalığa karşı gerekli kontrolleri yapmayı başardığınızı gösterir.
Yetiştirme şekline göre değişkenlik gösteren son aşamada ise budama bulunur. Eğer patlıcan yetiştiriciliği açıkta yapılıyorsa budamaya gerek bulunmamaktadır. Bunun dışında bitkinin alt kısmında yer alan yaşlı yapraklar, sararmış yapraklar, hastalıklı olan yapraklar bitkiden ayrılması, alınması gerekmektedir. Bunlarla beraber kültürel işlemleri kolayca ayıracağınız gibi daha iyi şekilde ışıklanma ve hava akımı sağlanacak şekilde bitkiyi askıya alarak uygulama yapmak gerekir.
Bitki budama ile beraber bitki kuvvetli olduğunda 3-4 ana dal ile ipe alınarak diğer dalların budaması yapılır. Bu sayede bitkiler büyüdükçe de boş bırakılan dalların da iplere benzer şekilde dolaması yapılır. Budamada kullanılacak makasların solüsyona batırılarak çıkartılıp temiz şekilde kullanılması, hastalık bulaşmasını önleyerek uygulama yapılması gerekmektedir.
Hasat zamanı geldiğini patlıcanlarda anlamanın en iyi yollarından biri de ekilen meyvenin çeşidi, rengi, şekli ile ilgilidir. Her birinin değişkenliği zamanı da bizlere söyleyecek nitelikte olur. Çeşidi ne kadar iyi tanırsanız, meyveler normal büyüdüğünü bu şekilde anlar ve ona göre hasat dönemi geldiğini de fark edersiniz. Meyveler olgunlaştığı zamanlarda tam bir mat rengi alır. Bu nedenle meyvelerin aslında bu döneme yakın bir zamanda, renk parlaklığı olduğu dönemde toplanması istenir. Bu sayede renk parlaklığı varken toplandığında, meyvelerin tüketiciye ulaştırıldığı vakitte rengi mat rengini zaten alması beklenir.
Meyve hasadı yapılırken makas yardımıyla hasat yapılması istenir. Eğer meyveler, herhangi bir şekilde elle kopartılırsa bitkide hem yaralanmalara hem de hastalık enfeksiyonuna neden olabilirsiniz. Bununla beraber bitkiye de zarar verebilirsiniz.
Hasat için kullanılacak makasların, dezenfektasyon uygulamasından geçmiş şekilde (solüsyona girmiş makaslar) temiz bir uygulamadan geçirilerek kullanılması gerekmektedir. Tohum teşekkül kalitesini düşüren noktalar fiyatı da düşürür. Genelde patlıcan meyvesinde renk, şekil ve çarpılmalar fiyatta olumsuz etki yaratır. Bununla beraber patlıcanın eğrilmesi, renk açması, etin boşalması ve koflaşması, acılaşma gibi şeyleri de beraberinde getireceği için dikkat edilmelidir. Hasat zamanı toplanan bu meyveler kalitesine göre uygun sınıflara ayrılması gerekir. Doğru örneklerle beraber kasalara yerleştirilerek son tüketici için pazara sunulabilir hale getirilmelidir. Hasattan sonra ürün verimliliği azalacağı için bu noktada hassas davranmak ve hasat bitime kadar dikkatli davranmak gerekmektedir.