Tek yıllık bitkiler kategorisinde bulunan karpuz ülkemizde çok sevilen ve yüksek miktarda tüketilen meyvelerden bir tanesidir. Karpuz toprağın üzerinde olur ve toprakta boyları 3-4 metreye kadar uzanan kollar oluşturur. Karpuz yetiştiriciliği normal şartlarda açık tarlalarda yapılıyor olsa da tüneller kullanılarak da yetiştirilebilmektedir.
Türkiye karpuz yetiştiriciliği konusunda dünyanın önde gelen devletlerinden bir tanesi olarak gösterilebilir. Ülkemiz dünyanın en çok karpuz üreten 2. ülkesidir. Ülkemizde çok sayıda insanın gelir kapısı olduğundan ekonomik açıdan değeri çok yüksektir. Türkiye’de karpuz denildiğinde akla ilk olarak Güneydoğu Anadolu bölgesi gelmektedir. Ancak Akdeniz, Ege ve Marmara bölgelerinde de karpuz yetiştiriciliği yapılabilir. Adana ülkemizdeki toplam üretimin %20’sini gerçekleştirirken birinci sırada oturmaktadır.
Karpuz yetiştirmeyi düşünen kişilerin her zaman sıcak iklimleri tercih etmesi şarttır. Karpuzun don tehlikesi olan bölgelerde yetiştirilmesi çok mümkün olmaz. Marmara bölgesinde yetiştirilirken yıllık sıcaklık ortalamalarının nispeten yüksek olduğu şehirler tercih edilir. Bu şehirlerde dahi don sebebiyle istenen verimin alınmadığı durumlar ile karşı karşıya kalınabilmektedir.
Her zaman yüksek sıcaklıkları ile adından söz ettiren Adana’nın karpuz yetiştirmek için en uygun şehirlerin başında gelmesinin sebebi budur. Çekirdekten karpuz yetiştirilecekse toprak sıcaklığı 12 °C derece olmalıdır. Nem oranının yüksek olduğu bölgelerde yetiştirilmeye çalışılırsa hastalıklar ortaya çıkabilir. Bu bölgelerde hastalıklara karşı önlemlerin en iyi şekilde alınması şart olmaktadır.
Karpuz yetiştiriciliğinde kumlu topraklar tercih edilmelidir. Net bir şekilde torağın sınıfının verilmesi gerekirse kumlu-tınlı ya da tınlı-kumlu toprakların karpuz yetiştiriciliği için uygun olduğu söylenebilir. Toprağın geçirgen bir yapıda olması çok önemlidir. Karpuzun toprak isteği su tutma özelliği olan derin topraklardır. Bu tarz topraklarda kolayca karpuz yetiştiriciliği yapılabilir.
Karpuz tohumları normal şartlarda ağır ya da hafif toprakları sevmezler. Ancak bu tarz topraklarda karpuz yetiştiriciliğinin yapılması mümkün olabilir. Bunun için belli başlı işlemlerin yapılması gereklidir. Gübreleme işlemleri bu tarz topraklarda çok önemli hale gelir. Arazinin taban suyunun 1 metrenin altında olmaması çok önemlidir. Drenaj yetersiz seviyede kalırsa karpuzun gelişimi çok iyi olmaz.
Sonbaharın ilk yağışları kendisini göstermeye başladığında toprak hazırlığı da başlar. Sonbahar yağmurları ile birlikte istenen seviyeye gelen toprakta derin sürüm işleminin yapılması gerekmektedir. Bazı dönemlerde sonbahar yağmurları beklenen dönemlerde gelmeyebilir. Eğer sonbahar yağmurları gecikirse derin sürüm işlemi için yağmurlar beklenmemelidir. Yağmurlar yağmasa dahi derin sürü işlemlerine başlanmalıdır.
Derin sürüm işlemi başarılı bir şekilde yapıldıktan sonra arazide yer alan keseklerin parçalanması gerekli olacaktır. Arazide diskaro ile sürüm işleminin yapılması gerekir. Bu sürüm işlemi ile birlikte kesekler parçalanır ve arazi karpuz dikimi ya da ekimi için hazır bir hale getirilmiş olur.
Karpuz nasıl yetiştirilir sorusunun cevabını verebilmek için tüm aşamalar konusunda bilgi sahibi olunması gerekmektedir. Karpuzun ekim ve dikim işlemleri de yetiştiriciliğin başlangıcı olarak kabul edilebilir. Toprak hazırlığı kusursuz bir şekilde yapıldıktan sonra karpuz pulluğu ile araları 2 metre olacak şekilde karıkların çekilmesi gerekir.
Hazırlanan bu karıkların kenarlarına sıra mesafeleri 75 cm. seviyesinde olacak şekilde ocak sisteminde ekim işlemleri gerçekleştirilir. Her ocağa 2 ya da 3 adet tohum bırakılması gerekmektedir. Tohumlar bırakıldıktan sonra üzeri toprak ile örtülür. Üzerine örtülecek olan toprakların 5-6 cm. seviyesinde olması gerekmektedir.
Gerçekleştirilecek olan bu ekim işlemleri ilkbaharın ortasında yapılmalıdır. Çıkış yapan bitkilere seyreltme işlemi uygulanarak meyvelerin en iyi şekilde gelişebilmesi için onlara alan sağlanır. Ocağa bakıldığında en iyi görünün bitkinin kalması ve diğerlerinin sökülmesi gerekmektedir.
Karpuz yetiştiriciliğinde erkenden ürünlerini toplamak isteyen kişilerin karpuz fideleri kullanması gerekli olacaktır. Karpuz fideleri ile yetiştiricilik işlemleri yapılmak isteniyorsa 10x13 cm. boyunda olan ve altı delik torbalar kullanılmalıdır.
Kullanılacak olan plastik torbaların içerisinde eşit miktarda bahçe toprağı, kum ve yanmış hayvan gübresi bulunmalıdır. İlkbahar aylarında hazırlana bu torbaların içerisine 1-2 adet tohum ekilmektedir. 35-40 gün geçmesinin ardından çıkış yapan fideler araziye götürülür. Önceden hazırlanmış olan araziye ekim işleminde olduğu gibi karpuzların konumlandırılması gerekmektedir. Bu işlemlerde yeterli seviyede can suyunun verildiğinden emin olunması gerekir.
Karpuz yetiştiriciliği sırasında gübreleme işlemleri çok büyük önem taşır. Başarılı bir gübreleme işlemi olmadan karpuzların kaliteli olması ve bahçeden verim alınması mümkün olmamaktadır. Organik gübre kullanımı söz konusu olacaksa derin sürüm yapılmış olan tarlaya dekar başına 3-4 ton kadar yanmış hayvan gübresi atılmalı ve ardından toprak karıştırılmalıdır.
Kimyasal gübreler kullanılacaksa durum biraz daha farklı olur. Dekar başında 15-18 kg. kadar azot, 10 kg. P2O5 atılması gereklidir. Azotlu gübre tek seferde toprağa bırakılmaz. Üç farklı aşamada bu gübrenin verilmesi gerekir. İlk gübreleme işlemleri ekim ya da dikim işlemlerinin öncesinde fosforlu gübre ile yapılır. Sonrasındaki gübreleme işlemi çiçeklenme döneminde yapılırken son işlem meyveler 5 ila 65 cm. aralığında yer alırken yapılmalıdır.
Karpuz yetiştiriciliğinde kök bölgesinin nem miktarı her zaman yeterli seviyede olmak zorundadır. Karpuz fideleri kullanılarak dikim işlemi yapılmışsa fidelerin şaşırtılmasının ardından kullanılan can suyu uzun bir süre bitkiye yeter. Fidelerin çok küçükken sulama yapılırsa bu durum fidelere zarar vermektedir.
Karpuzlarda meyve oluşum dönemine kadar sulamaya çok dikkat edilmesi gerekir. Köklerin nemsiz kalması zarar verirken fazla sulama yapılması da çürümelere sebep olabilir. Meyve oluşumu gerçekleştikten sonra sulama işlemlerine devam edilebilmektedir. Sulamalar 15 gün arayla yapılmalıdır. Bu işlemlerde toprağın 90 cm. kadar altına inilmesi şarttır.
Karpuz yetiştiriciliği sırasında toprağın bakımının aksatılmaması gerekir. Bakım işlemleri yılın her döneminde yapılabilir. Kesinlikle arazinin yabancı otlardan uzaklaştırılması gerekli olur. Aksi halde verim ve kalite düşer ve yetiştiriciler memnun kalmaz. Karpuz fideleri kullanılarak dikim işlemi yapılacaksa dikimin ardından sulamanın yapılması ve hemen ardından da çapa yapılması gerekmektedir.
Karpuz yetiştiriciliğinde bitki kolları geliştikten sonra çapa işlemi yapılamaz. Eğer bu dönemde çapa işlemlerinin yapılması denenirse kollar zarar görecektir. Kolların zarar görmesi ile birlikte karpuzun gelişimi de sekteye uğrar. Ne kadar narin bir şekilde yapılacak olursa olsun bu dönemlerde çapa işlemlerinden uzak durulması gerekmektedir.
İlk turfanda hasat işlemi gerçekleştirilen karpuzlar ülke ekonomisi için çok önemli olur. Karpuzlar hasat edilirken erkencilik yapılırsa kalitesiz ya da henüz olgunlaşmamış olan ürünler de piyasaya sürülmeye başlar. Bu durum piyasadaki karpuz fiyatlarının düşmesine ve insanların karpuz alımlarından uzaklaşmasına sebep olur. Bu sebeple de yeterli kriterler sağlanmadan erkencilik yapılmaması gerekir.
Karpuzun hasat edilebilmesi için meyvenin parlak bir renge bürünmesi gereklidir. Karpuz kabuğunun çok kolay bir biçimde çizilebilmesi gerekir. Karpuzların toprağa temas eden yerlerinde renk farklılıkları olur. Bu kısımların beyazdan sarıya dönmüş olması önemlidir. Karpuza vurulduğunda tok bir ses gelmesi karpuzun iyi bir şekilde gelişim gösterdiğini gösterir. Bu ürünler güvenle satın alınabilir.