Kanola, doğal sıvı yağı çıkarılan bitkiler arasında yer almaktadır. Zaman zaman sağlıklı olup olmadığı hakkında çelişkilere düşülse de yağının sağlığa, sağlıklı beslenmeye ve kilo vermeye olan faydası düşünüldüğünde yağ üretimi hakkında olumlu kanılara varılır.

Kanola yetiştiriciliği ülkemizde bir süreliğine durdurulsa da günümüzde hızlı şekilde artmaktadır.

Kanola Bitkisi

Kolza bitkisinin ıslah edilmesi sonucunda elde edilen, Kanada’da geliştirilen Kanola bitkisinin ismi Canada (Kanada) + ola (oil low acid = düşük asitli yağ) harflerinin birleşiminden gelmektedir. Adında belirtildiği gibi içerisindeki asit miktarı oldukça düşük olan kanola bitkisi genellikle yağ olarak tüketilmektedir. Bunun sebebi ise bitkisinin zararlı olmasına karşın yağının oldukça faydalı olmasıdır.

Kanola, Balkanlardan Türkiye’ye göçen kişiler sayesinde Trakya bölgesine getirilmiştir ve 1960’lı senelerden beri bu bölgede kanola yetiştiriciliği yapılmaktadır. Kolza, rapitsa ve rapiksa isimleriyle de bölgede bilinir.

Kanola Ekimi

Kanola tohumu ekimi dünya genelinde her ne kadar az olsa da doğallığa, doğal yiyeceklere verilen önemle birlikte ekimin artması beklenmektedir. Tohum ekimi yapılmadan önce tarlanın derince ve iyi şekilde işlenmesi gerekir. Toprak, verimliliği artıracak şekilde sürüldükten sonra ekim yapılabilir hale gelecektir.

Kanola ekimi, mibzer ismi verilen ve küçük tohumların ekilmesini sağlayan mekanik tarım aletiyle yapılır. Oldukça gelişmiş olan bu makineler otomatik olarak ekim sırasını, derinliğini ve sıklığını ayarlayabilir. Bir kanola tarlasında ekim sırası 20 cm'de bir, sıra üzeri mesafesi 4 cm kadar olmalıdır. Ayrıca metrekareye düşen tohum sayısı da en az 50, en çok 60 olmalıdır. Böylelikle bir dekarın aldığı tohum 300 ila 350 kilo arasında olmalıdır.

Kanola ekimi sırasında derinliğe çokça önem verilmelidir. Ekim derinliği 2,5 cm kadar olmalıdır. Fazla derine ekildiğinde tohumun çimlenmesi zorlaşır ya da hiç çimlenmez. Bunun aksine çok yukarıya ekildiğinde de tohum çeşitli doğa olayları ile yerinden çıkıp sürüklenebilir.

Tohum yatağının derinliği doğru olarak ayarlandığında kanola, kış mevsimi girmeden rozet aşamasına erişir ve bu şekilde dayanıklılık artar. Fakat bitki yatağı derin olsa bile sıkışık olursa çok çabuk uzayacağından kışın zayıf kalır. Kış mevsimi girmeden 10 cm'ye ulaşan bitki, dayanıklı olacaktır.

Kanola ekimi yapılmadan önce toprak analizi yapılmalıdır. Topraktaki fazla olan ve olmayan besin elementleri belirlenmelidir. Eksik olan elementler ekimden önce tamamlanmalı ve o şekilde ekime başlanmalıdır. Fakat analiz sonucu olmadan uygulanan gübreler toprakta fazla miktarda elementin birikmesine, hem toprağın hem de bitkinin verimsizleşmesine sebep olur. Ayrıca ihtiyaç olmayan her gübre ekstra masraf yaratacaktır.

Kanola Ekim Zamanı

Ülkemizde kanola ekim zamanı:

  • Orta Anadolu Bölgesinde 1 Eylül - 15 Ekim arasındadır.
  • Trakya, Marmara ve Karadeniz Bölgeleri: 15 Eylül - 30 Ekim
  • Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Ege Bölgeleri: 15 Ekim - 30 Kasım

Kanola bitkisinin çimlenmesi için ideal olan sıcaklık 10-12 derece arasıdır. Ayrıca rozetleme oluşmuş kanola tohumları -15 dereceye kadar dayanıklıdır.

Kanola Tohumu Seçimi

Kanola yetiştiriciliğinde en önemli aşamalardan biri tohum seçimidir. Sertifikaları bulunan ve kontrollü şekilde üretilen tohumlar seçilmelidir. Ülkemizde sertifikalı olarak bulunan tohumlar yazlık ve kışlık olarak ayrılmaktadır.

Kışlık Tohumlar

Yazlık Tohumlar 

Elvis

Heres

Embleme

SARY

ES Hydromel

Orkan

EGC-7461

Gladiator

PR46W31

Licasmos

Nelson

 

Petrol

 

Smart

 

Likord

 

Licrown

 

Oase

 

Kanola Ekiminde Kullanılan Gübreler

Kanola tohumunun ekiminden önce dekar başına 12-14 kilo arasında saf azot gübresi kullanılmalıdır. Azot gübresi ile birlikte dekar başına 7-8 kilo kadar fosfor gübresi kullanılmalıdır. Çiftçilere göre her 50 kilo verim için 1 kiloluk saf kükürt gübresi kullanmak da iyi ve kaliteli verim almak için etkili olacaktır. Ayrıca kanola yağ bitkisi olduğu için kükürt gübresinin üzerine amonyum sülfat gübresi verilmesi faydalı olacaktır.

Kanola tohumu ilk gelişme aşamasında diğer bitkilere kıyasla daha fazla saf kükürt gübresine ihtiyaç duyar. Bu sebeple eğer toprakta kükürt eksikliği varsa ilk olarak o giderilmelidir. pH değeri 7,5'in üzerinde ise ekimden önce kükürt gübresi uygulanmalıdır. Bu sayede ideal değere yaklaşılabilir. Fakat toprak pH'si 7,5'in altında ise kireçleme yapılmalıdır. Ekimden en az 3 ay önce uygulanan kireçleme uygulamasında derinlik 20-25 cm olmalıdır.

Kanola Gübreleme Zamanı

Kanola üretiminde yüksek verim ve kaliteli meyve elde etmek için gübre uygulaması ve gübrenin çeşidine karar vermek kadar gübrenin ne zaman uygulanacağı da oldukça önemlidir. İklim koşullarına göre uygulanan gübrelerden fosforlu olanlar ekimden önce toprağa verilmelidir. Fakat bir toprağın en çok ihtiyaç duyduğu azotlu gübreler bölünmeli ve belirli büyüme dönemlerinde farklı farklı verilmelidir.

İlk gübreleme dönemi tohum ekiminin öncesidir. Bu dönemde organomineralli tohum gübreleri uygulanır. İkinci gübreleme dönemi ise kanola ekildikten sonra, kışa girmeden yapılan gübrelemedir. Bu aşamada azotlu gübre kullanılır. Azot, kış aylarında kuvvetli bir kök oluşturarak donmalara karşı koruyacaktır.

Üçüncü gübreleme döneminde amonyum sülfat gübresi uygulanır. Erken ilkbahar döneminde uygulama yapılır. Dördüncü gübreleme dönemi kanola çiçeklerinin çoğunun dökülmesi sonrasında uygulanır. Bu aşamada uygulanan gübre de amonyum sülfattır.

Kanola Yağı

Kanola bitkisinin içerisinde %40-50 oranında yağ bulunmaktadır. Bu sebeple bitki, ayçiçek, soya, pamuk ve yer fıstığından sonra yağı en çok tüketilen beşinci bitkidir. Dünyada ortalama 20 milyon ton kadar yıllık üretimi yapılan kanolanın ülkemizdeki yetiştiriciliği 1979 senesi itibariyle durdurulmuştur. Bu durumda kanola bitkisinin içerisinde bulunan erüsik asidinin yağa geçmesi ve bu şekilde insanlara; küspesinde bulunan glukosinolat sebebiyle de hayvanlara zarar vermesi etkili olmuştur.

1979 sonrasında ülkemizde oluşan bitkisel yağ açığını kapatmak amacıyla kanolanın ıslahı başlatılmıştır. Zaman içerisinde başarılı ve sağlıklı sonuçlar elde edilmesi sayesinde kanola yağı üretimi ve satışı tekrar başlamıştır.

Kanola yağının kullanım alanları, soya fasulyesi yağının kullanım alanları gibi fazladır. Özellikle yemek ve tatlılarda sıklıkla kullanılan yağ, makyaj malzemesi üretiminde de kullanılmaktadır. Ayrıca sanayide kullanılan yağlar da kanola yağından elde edilir. Dizel araçlarda bioyakıt denilen ve doğaya zararlı olmayan yakıtlar arasında gösterilen ve kullanılan yakıtlar da kanola yağından üretilmektedir.

Kanola Yağı Üretimi

Kanola yağı, bitkinin düşük asitli tohumundan çıkarılır. Bu tohumun neredeyse yarısı yağdan oluştuğu için yağın çıkarılması işlemi tesislerde yapılmaktadır.