Antep fıstığı, ya da Latince ismiyle Pistacia Vera olarak bilinen bu yemiş, sakız ağacıgiller familyasının yenilebilen kabuklu meyvesi olarak karşımıza çıkıyor. Bazı yörelerimizde şam fıstığı olarak bilinen antep fıstığı, kendi ağacından yetişmektedir ve kuruyemiş olarak tüketilmesiyle beraber tatlı ve yiyecek sektörünün önemli kullanım malzemelerinden biridir.
Ana vatanı orta doğu ve orta asyaya dayanan antep fıstığının ülkemizde bu şekilde isimlendirilmesinin sebebi ilk fıstık işletmelerinin bu ilimizde ortaya çıkmış olmasıdır. 2017 itibarıyla dünyanın en büyük antep fıstığı üreticisi, toplam üretimin yarısını sağlayan İran’dır. İran’ı ABD, Çin, Türkiye ve Suriye izlemektedir.
Çok narin bir ağaç olup elle ve özenle toplanması gereken antep fıstığının birden fazla çeşidi mevcuttur. Antep fıstığının yararlarına ve nasıl yetiştirileceğine geçmeden önce, bu çeşitleri bilmekte fayda var.
Yağ oranının düşüklüğüyle dikkati çeken antep fıstığının insan sağlığına pek çok faydası vardır. Peki içinde barındırdığı B6 vitamini sayesinde vücut organlarının işlevselliğini arttıran antep fıstığının genel olarak yararları nelerdir? Gelin birlikte göz atalım.
Antep fıstığı belki de ülkemizde yetiştirilen en değerli yemişlerden bir tanesi. Gıda endüstrisinin pek çok farklı alanında kendine yer bulabilen antep fıstığı sevilerek tüketilen bir besin olmayı sürdürüyor. Peki antep fıstığı nasıl yetiştirilir? Antep fıstığı ağacı yetiştirmekte dikkat etmemiz noktalar neler? Gelin bu başlık altında antep fıstığı yetiştirme noktasındaki önemli hususlara birlikte göz atalım.
Krem rengi kabuğunun içinde yeşil bordo arası renklerle kaplı meyvesiyle, antep fıstığı ağaçlarının genelde her iki yılda bir 50 bin fıstık kadar ürün verdiği bilinmektedir. Öncelikle, bereketli olan ve üreticisinin yüzünü güldüren bu antep fıstığı ağacını tanımakta yarar var.
Yapısı itibarıyla oldukça dayanıklı olan fıstık ağaçlarında, nem dışındaki pek çok iklim durumunu ve sıcaklık değişimlerinin sıkıntısız karşılanacağını belirtmek mümkündür. 10 metreye kadar büyüyebilen ve yaprak genişliği 10 ile 20 santim arasında seyreden antep fıstığı ağaçları; yazları uzun, sıcak ve kurak, kışları ise görece daha soğuk olan bölgelerde en verimli şekilde yetişmektedir.
Antep fıstığı yetiştireceğiniz bahçenizin soğuk hava akımlarından uzak bir yerde konumlanması oldukça kritiktir. Bitkinin 15 dereceden düşük sıcaklığa uyum sağlayamadığı bilinmektedir. Bunların yanında antep fıstığı ağacının çiçeklenme döneminde fazla yağışlı ve serin havalara maruz kalması gelişimine sekte vurmaktadır.
Pek çok iklimde yetiştirilmeye uygun olmasıyla birlikte antep fıstığı ağacını ekim yapacağınız yerin en güneşli bölgesine kurmanız yararınıza olacaktır. Bununla birlikte toprağın en iyi şekilde drane edilmiş olması da bir diğer önemli husustur. Bu iki temel noktaya dikkat ettiğiniz müddetçe, ağacın gelişiminde önemli bir problem yaşama olasılığınız çok düşüktür.
Özünde bir çöl bitkisi olan antep fıstığı ağacı, tam da bu sebepten dolayı yüksek tuz oranına karşı dirençli bir yapıya sahiptir. Buna bağlı olarak tuzlu su ile beslenen antep fıstığı ağaçlarının verimliliğinin artma olasılığı oldukça yüksek seyretmektedir. Antep fıstığı ağacının bir çöl bitkisi oluşunun getirdiği bir diğer konu, bu ağacın nemden hoşlanmıyor oluşudur. Üretim yapacağınız alanın nemsiz oluşuna da dikkat etmeniz size büyük kolaylık sağlayacaktır.
Kök yapıları oldukça kuvvetli olan antep fıstığı ağaçları, bu faydalı özellikleri sayesinde pek çok toprak türünde yetişebilmektedir. Buna rağmen antep fıstığı ağacının en uygun olduğu ortam derin, tınlı ve kısmen kireçli topraklardır. Bu nedenle yapılması gereken, toprak gerekliliklerinin yeterli olmasını sağlamaktır. Bununla birlikte ağaç bakımının iyi yapılması ağacın bol ve düzenli meyve vermesine olanak sağlar.
Bahçe kurulumu esnasında araziye verilecek olan dikim aralığının enine ve boyuna belirlenmesi gerekir. Ayrı ayrı açılacak çukurlarda sıra arası ve sıra üzeri mesafelerinin 8 ile 10 metre arasında olması en ideal olanıdır. İstisnai bazı durumlarda, sulama olanakları oldukça iyiyse bu mesafe 6 ile 8 metre arasında da seyredebilir.
Bu çukurların açılmasını müteakip hafif bir kök budaması yapıldıktan sonra, çukura belli bir miktar yanmış ahır gübresi ve üç onbeş gübresiyle karıştırılmış üst toprak ilavesiyle dikim gerçekleştirilebilir. Dikimden hemen sonra bitkiye can suyu verilmesi gerekir. Bu sulama işleminin yaz aylarında en az iki kez uygulanması yetiştiricinin yararına olacaktır.
Antep fıstığında, erkek ve dişi çiçeklerin ayrı ayrı bitkiler üzerinde oluşu, yabancı tozlanmaya sebep olabilmektedir. Bunu engellemek için dişi ağaca oranlı olarak erkek ağaç dikilmeli, bitkilerin çiçeklenme dönemlerinin birbiriyle uyuşuyor oluşuna dikkat edilmeli ve farklı tip erkek ağaçların aşı kalemleri alınmalıdır.
Fıstık yetiştiriciliği, uzun yıllar alan bir işlemdir. Bu nedenle genelde bağlarla ortak şekilde kurulmaktadırlar. Çöğürlerin de dikimden 3-4 yıl sonra aşılanabilir ancak ağacın reçine çıkarması sebebiyle aşılamada oldukça dikkatli olunması gerektiğini de belirtelim.
Ekimden sonra budama işlemlerinde, ağacın reçineli oluşuna özen göstererek fazla yara açılmadan kesim yapılmalıdır. Budamanın hasattan sonra yapılması gerektiği de bir başka önemli husus.
Meyve dış kabuklarının saydamlıktan matlığa dönmeye başlaması ve kırmızı kabuğun yumuşayarak sert kabuktan ayrılmasıyla, meyvenin olgunlaştığını anlayabilirsiniz. Hasat tam da bu dönemde yapılmalıdır.
Her bitkinin olduğu gibi antep fıstığının da zararlıları mevcuttur. Gelin bu zararlılardan bazılarına birlikte göz atalım.
Kısaca antep fıstığı yetiştiriciyseniz mahsülünüzü korumalısınız, doğru gübre ile kaliteli, lezzetli vazgeçilmez antep fıstıklarına sahip olabilirsiniz. Detaylı bilgi edinmek ve doğru gübreyi almak istiyorsanız ekibimizle iletişime geçebilirsiniz.